Ziga Kaplıcaları
Kaplıcalar
Aksaray’ın en ünlü sıcak su kaynağı; il merkezinin 35 km kadar güneydoğusunda, Yaprakhisar köyünün 1 km güneyinde, Selime köyü civarında yer alan Ziga Kaplıcaları’dır. Romalılar tarafından işletildiğine dair bulgulara rastlanan Ziga Kaplıcaları’nda alınacak banyo tedavisi; solunum yolları, sinirsel rahatsızlıklar, dolaşım sistemi ve her türlü romatizmal hastalıklar için yararlıdır. Ayrıca mide, bağırsak, karaciğer ve safra kesesi hastalıklarından şikâyetçi olanlar içme tedavisinden fayda görmektedirler (Bkz. Şekil 1).
Ziga Kaplıcaları: Eski zamanlardan bugüne önemini koruyan bir yer olmuştur. Şemsettin Sami Bey’in ünlü ‘Kâmûsü’l-A’lâm’ adlı eserinde “Beyazsu Nehri üzerinde bir ılıca ile bir ekşi su vardır ki…” dediği, Melendiz Suyu ile yakınında yer alan Ziga Kaplıcaları olsa gerektir. Sözünü ettiği ekşi suyun ise, Ihlara Suları başlığı altında toplanan ve Acıpınar ile Sinasa maden sularından oluşan içmeler olduğu tahmin edilebilir.
Belisırma Sıcak Su Kaynağı: Sıcaklığı 24ºC olan Belisırma Kaynağı, Belisırma köyünün güneyinde, Melendiz Çayı’nın kenarında çıkmaktadır. Kaynağın debisi 0,2 lt/sn’dir. Sıcak su kaynağının çıkış derinliği 312,5 m’dir. Kaynak, köy halkı tarafından temizlik işlerinde kullanılmaktadır.
Ihlara Sıcak ve Mineralli Su Kaynağı: Aksaray’ın güneydoğusunda, şehre yaklaşık 40 km uzaklıkta yer almaktadır. Bu kaynak, Ihlara köyü Melendiz Çayı kenarından çıkmaktadır. Ayrıca Yaprakhisar’da 36°C ve Belisırma’da ise 25°C’de sıcak su kaynakları bulunmaktadır. Bununla birlikte Ihlara köyünde iki ayrı çıkış noktası olan bu kaynakların çıkış alanları üzerine iki ayrı hamam inşa edilmiştir. Ihlara erkek hamamı kaynağı, 36ºC sıcaklığında olup debisi yaklaşık 1,5 lt/sn’dir. İkinci kaplıcanın sıcaklığı ise 28ºC ve debisi yaklaşık 1 lt/sn’dir.
Ilısu Sıcak Su Kaynağı: Ilısu köyünün içinde ve Melendiz Çayı kenarından çıkmaktadır. Bu sıcak su kaynağın sıcaklığı 40ºC’dir. Kaynak üzerine inşa edilen hamam, köylüler tarafından tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Bu bölgede, Melendiz Çayı boyunca farklı düşük debilere sahip sıcak su kaynakları bulunmaktadır. Kaynakta gaz çıkışları yok denecek kadar azdır.
Ziga Kaplıcası Sıcak ve Mineralli Su Kaynakları: Ziga Kaplıcalarının alanı, Aksaray ili Güzelyurt ilçesi Yaprakhisar köyünde Ihlara Vadisi sınırında yer almaktadır. Aksaray’da Ziga Termal Kaplıca alanı, Özel Çevre Koruma Kurulu tarafından ‘termal alan’ ilan edilmiştir. Aksaray ilinin sınırları içerisinde en önemli sıcak ve mineralli su kaynakları konumunda olan Ziga Kaplıcası, Aksaray’a yaklaşık olarak 35 km ve Yaprakhisar köyüne 1.5-2 km uzaklıktadır. Ziga termal kaynaklarını oluşturan normal fay hattı, güneybatı-kuzeydoğu yönünde uzanmakta ve yüzeyden kolaylıkla izlenebilmektedir. Bu fay hattı boyunca, Ziga Kaplıcası’nda farklı debi ve sıcaklıkta, yüzeye çıkan beş adet sıcak ve mineralli su kaynağı tespit edilmiştir. Yapılan arazi ölçümleri sonucuna göre, Ziga Kaplıcası sıcak ve mineralli su kaynaklarının sıcaklık değerleri yaklaşık 45–52ºC arasında değişmektedir. Ayrıca Ziga sıcak ve mineralli su kaynakları, güneybatı-kuzeydoğu yönünde Ziga fay hattı boyunca birçok noktada gaz çıkışı ile boşalmaktadır. Sayıları 8–10 civarında olan bu kaynakların çıkış noktaları, düşük debi değerlerine sahip ve birkaç ana çıkış yeri dışında devamlı yer değiştiren kaynaklar şeklindedir. 1999 yılında bölgede açılan termal sondajın artezyen sıcak su çıkışı, basınçlı akifer sisteminden ilk çıkış anı Fotoğraf 1’de verilmiştir (Bkz. Fotoğraf 1).
Sondajdan alınan sıcak ve mineralli sular, yaklaşık 145 lt/s debi ve 51,0 ºC sıcaklığa sahiptir. Ziga Kaplıcaları çıkış debisi basıncın düşmesiyle, arazide ölçülen 49 ºC derece sıcaklığında 150lt/sn debisi olan, mineral bakımından oldukça zengin, toplam çözünmüş katı madde 3450 (mg/lt) ve başta romatizmal hastalıklar olmak üzere metabolizma bozuklukları, göz rahatsızlıkları ve kadın hastalıklarına iyi gelmektedir. Bölgede kurulan Ziga Kaplıcaları ve Yaprakhisar sıcak ve mineralli su kaynağı, bölgede ‘Eski Ziga’ olarak bilinen Yaprakhisar sıcak ve mineralli su kaynağı, Yaprakhisar köyünde yer almaktadır. Kaynağın çıkış noktaları traverten alanlarının içinden çıkmakta ve kaynağın çıkışında kırmızımsı ve kahverengi bir çözelti bırakmaktadır.
Ziga Kaplıcası Tedavi (Endikasyon) Özellikleri: Ihlara Vadisi sınırında yer alan Yaprakhisar köyündeki Ziga Kaplıcaları, Ihlara Özel Çevre Koruma Bölgesi içinde yer almaktadır. Bu bölge, doğa harikası vadiyle birlikte bir termal turizm bölgesi hâline gelmiştir. Ihlara Vadisi’ne panoramik bakış açısına sahip Ziga Kaplıcaları’nda termal suyun sıcaklığı 49,0 ºC’dir. Kaplıca suyunun tedavi ve mineral zenginliği açısından özellikleri Sağlık Bakanlığı tarafından tespit edilmiştir. Buna göre Ziga Kaplıca suları; romatizmal hastalıkların kronik dönemlerinde, helioterapi/UV ile birlikte kullanılarak kaşıntılı ve döküntülü hastalıklarda, ortopedik ve nörolojik rahatsızlıkların rehabilitasyonunda yardımcı ve tamamlayıcı tedavi olarak banyo uygulamaları şeklinde kullanılabilir. Ayrıca kaplıca suları; metabolizma bozuklukları, göz rahatsızlıkları ve kadın hastalıklarına da iyi gelmektedir.
Ziga Termal Su Kaynağından Traverten Oluşumu Projesi: Ziga travertenleri ve Ziga sıcak suları, birçok mineralin birleşiminden oluşurken içerisinde bol miktarda kalsiyum, sodyum sülfatlı, klorür ve hidrokarbonat bulundurması nedeniyle kükürtlü altın sarısı renginde bir tortu bırakmaktadır. Bununla birlikte suyun içinde bulunan zengin (kalsiyum Bikarbonat) katyon ve anyonların traverten oluşumuna uygun olması dolayısıyla, Prof. Dr. Hatim Elhatip’in Çevre Bakanlığı, Aksaray İl Özel İdaresi ve İl Turizm Müdürlüğü tarafından desteklenen projesi kapsamında, bölgede traverten alanı planlanmış ve yapay traverten havuzları yapılmıştır (Bkz. Fotoğraf 2). Bu çalışma kapsamında Ziga bölgesinde sarı renkte geniş bir traverten alanı oluşturulmuş, böylece kalsiyum, sodyum ve kükürtlü su tortuları muhteşem bir görüntü yaratarak Ziga Termal Havzasına ayrı bir görsellik katmıştır. Ayrıca İl Turizm Müdürlüğü tarafından 2016 yılında ikinci termal sondaj açılmıştır. Bu sondajın su kimyası, genelde Ca-Mg-HCO3 ve Ca-HCO3 tipindedir. Ziga termal su kaynaklarından oluşturulan yapay traverten havuzların yanında, bölgede ayrıca 2015 yılında, diğer termal su sondajı açılmıştır. Bu termal su sondajı, genelde kalsiyum bikarbonatlı sulara sahiptir, bölgedeki kaynak çıkış yerlerinde oluşturduğu travertenlere Fotoğraf 3’te verilmiştir (Bkz. Fotoğraf 3).
Bu termal su sondajlarının toplam erimiş madde içeriği 4500 (mg/lt) olup kaplıca tedavisi için aranılan erimiş madde miktarından yaklaşık 4,5 kat daha fazladır. Kaynakların rezerv (hazne kaya) sıcaklığını araştırmak amacıyla yapılan Silis Jeotermometre analizleri, Ziga sahasındaki hazne kaya sıcaklığının 97,6oC ile 156oC arasında değişmekte olduğu göstermiştir. Gravite ve manyetik veriler yeniden değerlendirilerek jeotermal ısı kaynağı ile ilişkili olabilecek dört anomali alanı tespit edilmiştir. Bu alanlarda, 4 profil boyunca 38 noktada Manyetotellürik (MT) ölçümü yapılmıştır.
Bu çalışma ile tespit edilen düşük rezistiviteli anomaliler, katılaşmış ya da kısmen erğiyik hâlde bulunan ve bölgede jeotermal sistemlerin ısı kaynağını oluşturduğu düşünülen mağma kütlelerine yorumlanmıştır. Bu kütlelerin ortalama derinliklerinin 5-8 km olduğu öngörülmüştür. Bu çalışma ile tespit edilen, yüzeyden itibaren 1500 m derinliğe kadar ulaşan düşük rezistiviteli zon, jeotermal sistemin örtü kayacını oluşturan, yer yer hidrotermal alterasyona uğramış tüf ve ignimbritlere; daha altta yer alan yüksek rezistiviteli zonun ise rezervuara karşılık geldiği kabul edilmiştir. Yüksek gravite-düşük manyetik ve düşük rezistiviteli zonlar arasında çok iyi bir korelasyon sağlanmıştır.
Manyetotellürik ölçümü (MT) verilerle belirlenen anomaliler 3 profilde boyunca alınan 31 nokta rezistivite çalışması ile araştırılmış ve örtülü faylar belirlenmiş, örtü kayaç kalınlığı 500-1500 m olarak belirlenmiştir. Orta Anadolu’da, Ihlara Vadisi çevresinde de traverten kütleleri görülmektedir. Bu bölge, aktivitesini Holosen’de de sürdürmüş önemli volkanik çıkış merkezleriyle çevrilidir. Bu merkezlerden kaynaklanan volkano-klastik kayaçlar bölgede geniş yayılıma sahiptir. Traverten kütleleri, bu kayaçlarda iyi gelişmiş ve derinlere nüfuz eden kırıkları kullanarak yüzeye ulaşan sıcak sular tarafından çökeltilmektedir.
Bölgede gözlenen travertenlerin morfolojileri, daha önceki çalışmalarda aktif faylarla ilişkileri kanıtlanmış travertenlerle benzer özellikler sunmaktadır. Bununla birlikte bölgede aktif bir faya ait yeterli arazi verisi bulunmamaktadır. Bu çalışmada, bölgede güncel olarak çökelimi devam eden traverten kütlelerinin genel özellikleri incelenmiş ve bölgedeki yapısal unsurlarla ilişkisi yorumlanmaya çalışılmıştır. Böylece bu traverten kütlelerinin bölgedeki volkanik aktiviteye bağlı kabuksal deformasyonla ilişkili olduğu ortaya konulmuştur.
İnceleme alanı Orta Anadolu’da, KB-GD uzanımlı Tuz Gölü Fayı doğusunda uzun ekseni KD-GB doğrultusunda uzanan Orta Anadolu Volkanik Bölgesi (OAVB) içerisinde yer almaktadır (Bkz. Şekil 2a). Bu bölge, Anadolu Bloğu’nun K-G yönlü sıkışma etkisiyle batıya kaçışını sağlayan Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu doğrultu atımlı fay sistemlerinin etkisindedir. Bölgede sıkışma-genişleme türü bu neotektonik rejim Pliyosen sonrasında başlamıştır ve doğrultu atımlı faylarla karakterizedir.
Çalışma alanı yakın civarında Hasandağı, Melendiz Dağı ve Keçiboyduran Dağı gibi çok sayıda volkanik çıkış merkezi bulunmaktadır (Bkz. Şekil 2b). Bu volkanlardan kaynaklanan volkanoklastik malzeme, bölgeyi geniş bir örtü şeklinde kaplamaktadır. Yataya yakın çökelmiş volkanoklastik kayaçlar içinde Melendiz Çayı, dik yamaçlı Ihlara Vadisi’ni şekillendirmektedir. Daha önce yapılmış çalışmalarda, bu vadinin bölgedeki Keçiboyduran ve Melendiz Dağı çıkış merkezlerinin doğrultusu boyunca Tuz Gölü Fayı’na paralel olarak uzanan ve OAVB’nin genç püskürükleri altında gömülü kalan bir fay üzerinde geliştiği ileri sürülmektedir.
Toprak ve Göncüoğlu (1993)’na göre bölgedeki traverten oluşumları, bu faylanmayla ilişkilidir. Bir grup araştırmacı ise bölgede travertenleri çökelten suların Ziga Hamamı yerleşimindeki eğim atımlı bir fay ile ya da derinlerdeki bir graben veya kaldera ile ilişkili olduğunu söylemektedir. Aktif traverten oluşumunun günümüzde de devam ettiği çalışma alanında, traverten kütlelerinin varlığı dışında faylanmaya ait hiçbir arazi verisi (fay aynası, fay breşi, ötelenme gibi) gözlenmemiştir (Bkz. Şekil 3).
Havzadaki formasyonlar; litolojik özellikleri, oluşum ortamları ve biçimleri, birbirleriyle olan ilişkileri dikkate alındığında;
- Sedimanter kayaçlar: Çayraz Formasyonu.
- Gölsel Sedimanter: Volkano-sedimanter kayaçlar ile volkanik kayaçlar
- Güncel oluşuklar: Genç Andezit ve Bazaltlar, Cüruf Konileri, Traverten, Yamaç molozu olmak üzere gruplandırılabilir.
Havzadaki volkanik kayaçların çıkış noktalarını Göllüdağ, Güzelyurt (Gelveri), Melendiz Dağı, Hasandağı ve Keçiboyduran Tepesi oluşturmaktadır. Havza, bulunduğu konum itibariyle I. Jeolojik Zamanda (Paleozoik – 541-252.2 milyon yıl önce) oluşmuş ve Anadolu’nun ilk toprak parçalarını oluşturan Kırşehir Masifi üzerinde yer almaktadır. Ancak saha tamamen genç birimlerle örtülü olduğundan bu zamana ait formasyonlar altta kalmıştır. Havzadaki ilk denizel özellikler bu zamanda gerçekleşmiştir. İncelenen alandaki en yaşlı temel kayaç birimi bol kırıklı mermerlerden oluşan Mesozoyik öncesi yaşlı Bozçaldağ Formasyonu’dur. Göçmez ve Güzel (1994)’e göre, bölgede traverten oluşturan sıcak sular meteorik kökenlidir. Bozçaldağ Formasyonu bu sulara akifer oluşturmaktadır. Değişik volkanik evrelere ait yanal ve düşey fasiyes değişimleri gösteren volkanoklastik birimler genel olarak Pliyosen yaşlıdır. Bu volkanoklastik kayaçlar farklı çıkış merkezlerinden kaynaklanan tüf ve ignimbiritlerden oluşmakta ve temel kayaçları bir örtü gibi kaplamaktadır. Bölgede, tabakalı olduğu gibi kırık ve çatlak dolgusu olarak da gözlenen traverten kütleleri ise en genç güncel oluşumlardır. Bol kırıklı ve çatlaklı mermerlerden oluşan Bozçaldağ Formasyonu içerisinde, bölgedeki genç volkanizmaya bağlı ısınan sular, geniş alanlara yayılan kırıklar boyunca yüzeye ulaşmakta ve traverten çökeltmektedir.
Jeomorfolojileri göz önüne alındığında bu traverten kütleleri; çatlak sırtı, aşınmış örtü ve teras olmak üzere 3 farklı tipte sınıflandırılabilir. Çatlak sırtı traverten kütleleri volkano-klastik kayaçları kesen kırıklar boyunca yüzeyde çökelmektedir. Aşınmış örtü tipi travertenler ise mevcut görünümü ile kaynağı belli olmayan, aşınmış tabakalı travertenlerden oluşmakta ve Yaprakhisar Köyünün güneybatısında geniş alan kaplamaktadır (Bkz. Şekil 3). Teras tipi traverten kütleleri ise karbonatlı suyun yamaç aşağı akışında önüne çıkan engeller üzerine çökelmesiyle oluşmakta ve bölgede dar bir alanda görülmektedir. Aşınmış örtü ve teras tipi travertenler, günümüzde aktif olmayıp yapısal elemanlarla doğrudan bir ilişkisi gözlenememektedir. Aktif olarak çökelmeye devam eden çatlak sırtı traverten kütleleri ise üzerinde çökeldikleri yapısal elemanlar hakkında önemli bilgiler sunmaktadır. Morfolojileri iyi korunmuş aktif ve aktif olmayan sırt tipi traverten kütlelerinin uzun eksenleri boyunca bantlı traverten içeren merkezi çatlaklar ve bu çatlakların her iki yanında dışa eğimli tabakalı travertenler bulunmaktadır (Bkz. Şekil 4a). Traverten biriktiren suyun yüzeye çıkmasını sağlayan bu merkezi çatlakların içinde sert, sıkı dokulu ve ince kristalli bantlı travertenler gelişirken (Bkz. Şekil 4b), suyun yüzeyde akması sonucu daha gözenekli ve bol miktarda organik malzeme içeren tabakalı travertenler çökelmektedir. Sırt tipi travertenlerde gözlenen en önemli yapılar merkezi çatlaklardır.
KAYNAKÇA
- Aydar, E. ve Gourgaud, A. (1998). “The geology of Mount Hasan stratovolcano, central Anatolia, Turkey”, Journal of Volcanology and Geothermal Research, 85 (1-4), 129-152.
- Dündar, D. (2015). “Melendiz Çayı Havzasında Arazı Kullanımı”, Yüksek lisans Tezi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Coğrafya Anabilim Dalı, Fırat Üniversitesi, Elazığ.
- Göçmez, G. (1994). “Ziga–Yaprakhisar–Ilısu–Ihlara–Belisırma (Aksaray) sıcak ve mineralli su kaynaklarının korunma alanları ve kirlenebilirliği”, Doktora Tezi, Selçuk Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Jeoloji Müh. Anabilim Dalı, Konya.
- Göçmez, G. ve Güzel, A. (1994). “Ziga–Yaprakhisar–Ilısu–Ihlara–Belisırma (Aksaray) sıcak ve mineralli su kaynaklarının korunma alanları ve kirlenebilirliği”, Jeotermal Uygulamalar Semp., Pamukkale Üniversitesi, Denizli, ss. 225-234.
- Elhatip, H. (2002). “Aksaray İlindeki Su Kaynakları ve Çevre Sorunları”, Kitap, Aksaray Valiliği Çevre Koruma Vakfı, Kitap Yayın Evi.
- Elhatip, H. (2012). “Aksaray Sıcak ve Mineralli Su Kaynaklarının Hidrojeoloji İncelemesi”, Aksaray Belediyesi Projesi Sonuç Raporu, Aksaray.
- Koçyiğit, A. (2000). “Orta Anadolu’nun genel neotektonik özellikleri ve depremselliği”, Haymana-Tuzgölü- Ulukışla Basenleri Uygulamalı Çalıştayı, Aksaray, TPJD Özel Sayı 5, ss. 1-26.
- Karabacak, V. (2007). “Ihlara Vadisi (Orta Anadolu) Travertenlerinin Genel Özellikleri ve Kabuksal Deformasyon Açısından Önemleri”, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Müh. Mim. Fak. Dergisi C.Xx, S.2.
- Toprak, V. (1998). “Vent distribution and its regional tectonics Cappadocian Volcanics Turkey”, Journal of Volcanology and Geothermal Research, 85, 55-67.
- Toprak, V. & Göncüoğlu, M. C. (1993). “Keçiboyduran-Melendiz Fayı ve bölgesel anlamı (Orta Anadolu)”, H. Ü. YUAM Bül., No 16.
- İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü (http://www.aksaraykulturturizm.com/tr)
- (https://termalrehber.com/aksaray-ili-sifali-sulari-ve-kaplicalari/)
- Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 2020, Aksaray İçin Hava Durumu (https://mgm.gov.tr).
Madde Yazım Bilgileri:
Yazar: Prof. Dr. Hatim ELHATİP
Anahtar Kelimeler: Aksaray, Ziga, Yaprakhisar, Traverten, Sıcak Su, Kaplıca Tedavi.