Hacı Ahmet Gürses
(d.1915 / ö.1990)
Din görevlisi, ses sanatçısı, müzisyen

1915 yılında o zamanlar Niğde Sancağının kazası olan Aksaray’da Celal Bey-zâde İbrahim Efendi ve Habibe Hanım’ın çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Babası İbrahim Efendi ileride oğluna da miras kalacak gür ve güzel seslerinden dolayı soyadı kanunu ile Gürses soyadını almıştır. İbrahim Efendi, gençlik yıllarından itibaren ticaretin yanı sıra yaklaşık 40 yıl Ulu Cami’nin müezzinliğini yapmıştır. Ahmet Gürses de babasının vefatından sonra o tarihteki müftünün telkinleriyle halef olarak Ulu Cami baş müezzini olarak göreve başlamış ve vefatına kadar bu görevi sürdürmüştür. Ahmet Gürses, Ayşe Hanım ile evlenmiştir. Bu evlilikten Zâkir, Melek ve Şâkir isminde üç çocuğu dünyaya gelmiştir.

Küçük yaşlardan itibaren müziğe olan düşkünlüğü ve sesinin güzelliği ile dikkat çeken Ahmet Gürses, Aksaray’daki müzik meclislerinin ve düğünlerin aranan isimlerindendir. Kendi gibi müzisyen olan arkadaşları Mehmet Hamzakadı, Vahit Açıkel, Asaf Taneri gibi müzisyenlerle yıllarca Aksaray’ın sanat ve müzik hayatına katkıda bulunmuşlardır. Birçok türkünün repertuara alınması konusunda da emekleri olan Ahmet Gürses’in derlediği, en meşhur türkülerimizden olan “Saffet Efendi” olarak bilinen türkünün hikâyesi oğlu Şakir Gürses’ten aktarıldığına göre şöyledir:

Gençlik yıllarında bir gece yanında arkadaşları Mehmet Hamzakadı ve Emin Gürün olduğu hâlde şimdiki adı da Kaymakam Sokağı olan evlerine giderken Başsavcı Saffet Efendi’nin evinin önünden geçen gençler gürültü yaptıkları gerekçesiyle savcı tarafından nezarete atılırlar (gözaltına alınırlar). Ancak tesadüf o ki ertesi gün de başsavcının oğlunun sünneti vardır ve mecburen nezaretten çıkarıp düğüne götürürler. Bu olay üzerine Saffet Efendi Türküsü ortaya çıkmıştır.

Benim atım şu yerlerde eşinir
Ayağına değen taşlar aşınır

Ah aman aman Saffet Efendi
Suçlarımı affet efendi
Beni buralardan al git efendi

Cumhuriyet dönemi içerisinde Türk Halk Musikisinin yerleşmesi ve gelişmesi gibi konularda öncülük yapan Muzaffer Sarısözen, 1937 yılından başlayarak 1953 yılında kadar Aksaray bölgesinin incelenmesi de dâhil tüm Türkiye’de 16 derleme gezisi yapmıştır. 1941 yılında 5. Derleme gezisinde ekibi ile birlikte Kayseri, Niğde ve Aksaray’daki çalışmalar sırasında Ahmet Gürses ile tanışan Sarısözen hem yöresel türküler derlemesi konusunda yararlandığı hem de çok beğendiği sesinden ve yeteneğinden dolayı Gürses’i çeşitli çalışmalar için Ankara Radyosuna davet etmiştir.

O sıralar Ayşe Hanım ile yeni evli olan Gürses, bu dâvet üzerine 1943 yılında Ankara’ya gider. Muzaffer Sarısözen himâyesinde birkaç yıl önce yayın hayatına başlayan Radyo Evi’nde yayınlara katılıp çalışmalar yapmıştır. Aksaray yöresine ait birçok türküyü plağa okumuş ve repertuara geçmesini sağlamıştır. Burada doldurduğu plaklardan ve çalışmalardan haberi olan babası İbrahim Efendi, oğlunun müzikle iştigal etmesine karşı çıkıp Aksaray’a dönmesini istemiştir. Hatta o sıralar oğlu Ahmet’e ait piyasada ulaşabildiği tüm plakları da maalesef imha etmiştir. Muzaffer Sarısözen’in kalması için ikna çabalarına rağmen babasının ısrarlarına kayıtsız kalamayan Gürses, 1945 yılında memleketine dönerek profesyonel müzik hayatını böylece noktalamıştır.

Aksaray’a döndükten sonra bir müddet ailenin ticaret işleriyle ilgilenir. 1953 yılında vefat eden babasından sonra müftünün isteğiyle müezzinlik eğitimini tamamlayıp Ulu Cami baş müezzini olarak 1955 yılında göreve başlar. 1977 yılında emekli olsa da vefatına kadar bilfiil bu görevi sürdüren Gürses, 1990 yılında 75 yaşındayken vefat etmiştir.

Derlediği türkülerden bazıları şu şekildedir:

Saffet Efendi A. GÜRSES Muzaffer SARISÖZEN/983
Şerif Hanım A. GÜRSES Muzaffer SARISÖZEN/804
Sıra Sıra Kazanlar A. GÜRSES Muzaffer SARISÖZEN/818
Aziziye A. GÜRSES Muzaffer SARISÖZEN/456
Ceylan Kaçar da Yavruları Kaçamaz A. GÜRSES Muzaffer SARISÖZEN/123
Aksaray’dan Çıktım Yan Basa Basa A. GÜRSES Muzaffer SARISÖZEN/772
Süpürgesi Yoncadan A. GÜRSES Muzaffer SARISÖZEN/2963
Aksaray Develisi A. GÜRSES Muzaffer SARISÖZEN/3744
Bir Yıldız Doğdu Yüceden A. GÜRSES Muzaffer SARISÖZEN/3300

Hacı Ahmet Gürses ve onun döneminde yaşayan Aksaraylılara dair bilgi kıtlığının önemli bir sebebi de Aksaray’ın idari statüsünün 1933’te değişmesidir. Bazı vilayetlerin ilgasına dair kanun maddesinden etkilenen şehirlerden olan Aksaray vilayeti, kazaya tahvil edildikten sonra 1926’da yayın hayatına başlayan Aksaray Vilayet Gazetesi de kapanmıştır. Sonraki yıllarda da ne gazete ne dergi yayımlanmıştır. 1966 yılında Hasandağı Gazetesi yayımlanana kadar Aksaray’ın karanlıkta kaldığı söylenebilir.

KAYNAKÇA

  • Aktaş, Y., Musaoğlu Y. (2019). “Cumhuriyet Dönemi Aksaray Şehrinde Mûsıkî Kültürüne Bir Bakış”. IV. Uluslararası Aksaray Sempozyumu. Aksaray Üniversitesi Somuncu Baba Tarih ve Kültür Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yayınları.
  • Gül, M. F. (2020). Aksaray’ın Sosyal, Kültürel ve Ekonomik Yapısı (1908-1933), (Yayımlanmamış Doktora Tezi), Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
  • Gürses, Ş. (1955 doğumlu, Ahmet Gürses’in Oğlu) Odaklanmış Görüşme. 18.02.2021 Aksaray
  • Komisyon, (2016), Şairlerin ve Ozanların Dilinden Aksaray. Aksaray Valiliği Yayınları.
  • Konyalı, İ. H. (1974). Abideleri ve Kitabeleriyle Aksaray Tarihi. İstanbul: Fatih Kitabevi.
  • Perek, F. Z. (1998). Büyük Devrim Çağında Aksaray (1910-1930).

Madde Yazım Bilgileri
Yazar: Öğr. Gör. Yaşar MUSAOĞLU

Anahtar Kelimeler: Türkü, Müezzin, Hacı Ahmet Gürses, Aksaray.